SEÇİMLERİNİN ARDINDAN

Saygıdeğer okurlarım; 14 Mayıs 2023 seçimlerine 15 gün kala sosyal medyadaki sol partililerin hareketliliğini görünce, bunda da bir hayır vardır diyerek, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun %70-80 ile cumhurbaşkanı seçileceğine inanmıştım. 14 Mayıs geldi ve seçim oldu, bazı sevdiğim adaylar kazandı ve sevindim. Bazı sevdiklerim de kaybedince ister istemez üzüldüm. Türk Halkının son çizgisi de belirlenmiş oldu. Bu kadar hayat pahalılığını görerek, bu kadar mültecileri ülkemizde görerek halkımız Ak Partiye oy veriyorsa, bunların hiç birisi aptal ve kör değildir. Burada yorumcularında söyledikleri gibi, suçluların affını istemiyor, terör örgütünü destekleyen partileri yanına alan siyasilerin, bu gibi davranışlarına izin vermiyor halkımız.. Bu ülkede benim gibi nice çocukları karların altında ve dağlarda anarşi ile kucak kucağa savaşan askerlerimiz var. Nice şehit aileleri var. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ülkemizde tartışılmaz hizmetler yaptı. Bana, ne yaptı diyenler varsa, eskiyi gözleri önünden geçirsinler, görürler. Bana, ne yaptı diye sormasınlar. Ama son dönemdeki eksileri, artılarını silip götürmese de, kayda değer olumsuzluklar yaptığı gözler önünde sergilenmektedir. Buna rağmen, 28 Mayısı bekleyin, göreceksiniz. Sayın Erdoğan, %60-70 oy ile Cumhurbaşkanlığını kazanacaktır. Ülkemiz insanları kör de değil, deli de değil. İyiyi kötüyü görürler ve bilirler kanaatindeyim. Günümüzün CHP si, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu CHP çizgisini kayybetmiş. Ancak kan değiştirip, Atatürk’ün kurduğu CHP çizgisine dönmesi bekleniyor. Ben daha önceki yazılarımın bazılarında demiştim. Kılıçdaroğlu’nun adaylığı, Sayın Erdoğan’a güç verir. Nihayet tahminimin doğruluğunu sizler de gördünüz. Günümüzde CHP başına getirilecek pırıl pırıl genç siyasetçiler var. Bunu MHP ve bahçeli için de söylüyorum. MHP başına getirilecekte pırıl pırıl siyasetçilerimiz var. Bunların kan değiştirmesi, hem siyasi partilerimiz için, hem de ülkemiz için yararlıdır. Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk, “Sağlam kafa. Sağlam vücuttu bulunur” Diyor. Her yerde ve her zaman baş sağlam olmalıdır. Şunu bütün samimiyetim ile söylüyorum. Benim oy verdiğim ve, kayıtlı üyesi olduğum bir siyasi parti elbette vardır. Fakat, benim şu kazansın veya şu kaybetsin diye, kesinlikle hiç bir kaygım yoktur. Zat’ı muhteremin dediği gibi “ Ne bayramın geldiğine sevinirim, nede Ramazanın geldiğine üzülürüm”. Yalınız ülkemin kötü yönetildiğini istemem. Ülkem insanlarının yoksulluk ve perişan bir halde yaşamalarını da istemem. Son söz, Allah hakkımıza hayırlısını versin diyorum. İnşallah, hayırlı bir T.B.M. Meclisi kurulur da, Türk Halkı huzura ve güvene kavuşur. Ülkemizdeki mülteciler içinde bir yol seçerler diye düşünüyorum.