- Günümüz Gaziantep'i, bırakın yüz yıl öncesi, otuz yıl öncesine kadar çok farklıydı. Her Gaziantepli yaşayan bir tarihtir doğal olarak, memleketindeki her bir değişimi size tane tane anlatırlar sorduğunuzda...
İçindeki kötü niyetli olanlara bir şey demiyorum, onlar iflah olmaz bir kötülük ruhu taşırlar, ama içinde iyilik, güzellik ve paylaşımcı bir güzellik taşıyanlara sözümüz.
Tarih bu yaşanmış, olayların sebebiyet verdiği asılamaz gerçekler var. Dünyada savaş bir salgın haline gelirse, siz nereye kadar kaçabilirsin bu gerçekten... Kaçamazsınız.
Tarih, her şeyin tarihle doğrulanabileceğini doğrular.
Gaziantep tarihine merak sardım, buldukça okumaya çalışıyorum. Tarihçi deyip geçmeyin artık bunun bile bir rantı var. Kendi tarihinden bile nemalanmak isteyen, ona göre durumlar yaratıp, onu sarıp sarmaladığı adamları var. Güya mantık şu ki kendi silahımla bizi vuracaklar. Yazıklar olsun gerçekten....
Neyse efendime söyleyeyim, Osmanlının son demlerinde, parçalanma döneminde ülkenin her yerinde olduğu gibi Antep'de de sıkıntılar başlar. O günlere kadar kardeş kardeş yaşayan Müslüman Türkler ile, Hıristiyan Ermeniler arasında isyanlar kaçınılmaz olur. Başlatan ise Ermenilerdir. !895 isyanına rağmen iki toplum ilişkilerinde tamamen kopma olmaz.
Türkler, güçlerini nereden aldıkları malum Ermenilerin yaptıklarını tüm Ermenilere mal etmemişler. Fakat araya bir kere soğukluk ve art niyet girdiği için hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktır doğal olarak.
!915 yılına gelindiğinde yine benzer olaylar başlamış, iç huzursuzluk önlenmiş, Osmanlı Hükümetinin aynı yıl yürürlüğe koyduğu sevk ve iskan kanunundan da muaf tutulmuşken, Antep Ermenileri sonra benzer kargaşa yüzünden bir kısmı sevke tabi tutulmuşlar.
Fakat zaman içinde sevke tabi tutulan Antep Ermenileri 1918 yılında tekrar şehre dönmüşler, ancak İngiliz işgali altındaki Antep'e, İngilizlerin de baskısı ile binlerce Ermeni daha gelir. Birinci Dünya Savaşının sonunda başlayan işgaller Antep'de, Ermeni-Türk ilişkilerini tamamen bozar.
İngilizlerin tercümanlık işlerini ve tüm yardımları Antep Ermenileri üstlenir. Fransız işgal dönemi ve Ermenilerin Fransızların ordularına katılmaları ise Antep'de, Türklerle Ermenilerin arasındaki tüm bağları kopartır. Her Ermeni mahallesi Türk mahallelerine karşın birer cephe haline getirilir.
Antep'in eşsiz direnişi ve 1921'de Ankara Antlaşması ile Fransızlar bölgeden çekilmeye başlar. 1922 yılında tamamen terk ederler.
Anlayacağınız hiç rahat durmayan ve sürekli birilerinin oyun ve oyuncağı durumuna gelen Ermeniler... Sen savaşın ruhuna uy, her türlü savaş silahını kullan sonra da mağduriyet yarat...
2022 yılındayız hala rahat durmuyorlar.
Bunun için ayna gibi ortada kendi içimizden, daha inandırıcı olsun diye sanırsam, adam yetiştirip, kendimizi sırtımızdan vuracak tarihçi bile yetiştiriyorlar.
Benim garibime giden bu gücü ve cesareti nereden alındığı, gerçi malum bildiğiniz gibi bizim içimizdeki hainlerle yaşama becerimiz çok yüksek... Dünyanın hiçbir ülkesinde içindeki hainlerle yol alan ve onları kendi potasında, sağlıklı bir hayat sunan başka bir ülke bulamazsınız...
Ben bunu hayretler içinde izliyorum.
Gaziantep'in ekmeğini ye, suyunu iç ama hiç bir zaman Gaziantep'i içten sevme, milli bir yaklaşım gösterme... Bu bana çok iğrenç ve çok kalleşçe geliyor. Kimse kusura bakmasın, bunun açıklaması böyle...
Neredeyse yirmi yıla yaklaşacak bir köşe yazarlığı geçmişimde şunu gördüm, Gaziantepli işine gücüne bakar, parasını kazanmaya bakar o anlayışı gördüm... Biraz da Gaziantep'e bakın arkadaşlar. Tarihini, kültürünü ona buna bırakmayın...
Zaman zaman Gaziantep dışından, değişik kesimlerden değişik teklifler alıyorum.. Kendilerinin çizgisine geldiğim zaman tüm kapıların açılacağını ima edenler, hatta ucundan kıyısından gösterenler bile oldu. Bulunmaz Bursa kumaşı değilim tabiki ama kişisel üslup ve yazım tarzımın çok ilgi çekici olduğunu, kendileri açısından bunun bir kazanım olacağını söyleyenler bile oldu. Uğraşanlar oldu, hiç renk vermeden savaştım gizlice... Biliyordum çünkü kuru bok adama yapışmaz, uğraşıyorlarsa bu benim doğru yolda olduğumun en büyük kanıtıdır dedim kendi kendime...
Sonu milli olmayan hiç bir işte yokum, çünkü ben bir yurtseverim...
Daha bu yazının çok devamı olacak arkadaşlar, iyi günler.
Yorum yazarak Gaziantep Güneş Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gaziantep Güneş Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gaziantep Güneş Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gaziantep Güneş Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Gaziantep Güneş Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gaziantep Güneş Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gaziantep Güneş Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gaziantep Güneş Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.